
Kânûnî Mersiyesi
Mersiye-i Hazret-i Süleymân Hân
aleyhi’r-rahmetü ve’l-gufrân
(Birinci bend)
Ey pây-bend-i dâm-geh-i kayd-ı nâm ü neng
Tâ key hevâ/yi meşgale-i dehr-i bî-direng
An ol günü ki âhir olub nev-bahâr-ı ömr
Berg-i hazana dönse gerek ruy-ı lale-reng
Âhir mekânının olsa gerek cür’a gibi hâk
Devrân elinde irse gerek câm-ı ayşa seng
İnsân odur ki âyine veş kalbi sâf ola
Sînende n’eyler âdem isen kîne-i peleng
İbret gözünde niceye dek gaflet uyhusu
Yetmez mi sana vâkıa-i şâh-ı şîr-çeng
Ol şeh-süvâr-ı mülk-i saâdet ki rahşına
Cevlân deminde arsa-i âlem gelürdi teng
Baş eğdi âb-ı tîğına küffâr-ı Engerüs
Şemşîri gevherini pesend eyledi Freng
Yüz yire kodu lûtf ile gül-berg-i ter gibi
Sanduka saldı hâzin-i devrân güher gibi
(İkinci bend)
Hakka ki zîb ü ziynet-i ikbâl ü câh idi
Şâh-ı Skender-efser ü Dârâ-sipâh idi
Gerdûn ayağı tozuna eylerdi ser-fürû
Dünyâya hâk-ı bâr-gehi secde-gâh idi
Kem-ter gedâyı az atâsı kılurdu bây
Bir lûtfu çok mürevveti çok pâd-şâh idi
Hâk-ı cenâb-ı Hazreti der-gâh-ı devleti
Fuzl u belâgat ehline ümmîd-gâh idi
Hükm-i kazâya virdi rızâyı egerçi kim
Şâh-ı kazâ-tüvân ü kader-dest-gâh idi
Gerdûn-ı dûna zâr ü zebûn oldu sanmanuz
Maksûdu terk-i câh ile kurb-ı İlâh idi
Cân ü cihânı gözlerimiz görmese n’ola
Rûşen cemâli âleme hurşîd ü mâh idi
Hurşîde baksa gözleri halkın dolagelür
Zîrâ görünce hâtıra ol meh-likaa gelür
(Beşinci bend)
Gün doğdu şâh-ı âlem uyanmaz mı hâbdan
Kılmaz mı cilve hayme-i gerdûn-cenâbdan
Yollarda kaldı gözlerimüz gelmedi haber
Hâk-i cenâb-ı südde-i devlet-meâbdan
Reng-i izârı gitdi yatur kendü huşk-leb
Şol gül gibi ki ayru düşübdür gül-âbdan
Gâhî hicâb-ı ebre girer Husrevâ felek
Yâd eyledikçe lütfunu terler hicâbdan
Tıfl-ı şirişki yerlere girsün duâm odur
Her kim gamından ağlamaya şeyh u şâbdan
Yansun yakılsun âteş-i hecrinle âftâb
Derdinle kara çullara girsün sehâbdan
Yâd eylesün hünerlerüni kanlar ağlasun
Tîğın boyunca kara batsun kırâbdan
Derd ü gamınla çâk-i girîban idüb kalem
Pirâhenini pâralesün gussadan âlem
(Altıncı bend)
Tîgın içürdü düşmene zahm-ı zebânları
Bahsetmez oldu kimse kesildi lisânları
Gördü nihâl-i serv-i ser-efrâz-ı nizeni
Ser-keşlik adın anmadı bir daha bânları
Her kande bassa pây-semendin nisâr içün
Hânlar yolunda cümle revân etdi kanları
Deşt-i fenâda murg-ı hevâ durmayub döner
Tîgın Hudâ yolunda sebîl itdi cânları
Şemşîr gibi rûy-ı zemine taraf taraf
Saldın demür kuşaklı cihân pehlevânları
Aldun hezâr büt-kedeyi mescid eyledin
Nâkuus yerlerinde okutdun ezânları
Âhir çalındı kûs-ı rahîl itdin irtihâl
Evvel konağın oldu cinân bûstânları
Minnet Hudâya iki cihânda kılub saîd
Nâm-ı şerîfin eyledi hem gaazi hem şehîd
**********
Gazel
Akar yaşum olıcak dîdeden nihân ülker
Diler ki göstere çeşm-i güher-feşân ülker
Fetîli şu’le virür tâze dâglar yakdum
Murâdum ol ki ide sînede mekân ülker
Çü zülfi halkalarından görine ruhsârı
Şeb-i siyâhda gûyâ olur ‘âyân ülker
Metâ’-ı hüsni bilürlerdi ne kumâş idügin
Sen olmasan eger ey şûh-ı dil-sitân ülker
‘İzâr-ı yâr ‘araknâk olınca ey Bâkî
Görenler itdi sanur mâh ile kırân Ülker
**********
Gazel
Ancak rakîb cevri degül infi’âlümüz
Hat geldi la’l-i yâre odur bu melâlümüz
Bend-i belâdan olmaduk âzâd bir nefes
Zülfüñ hevâsı olalı dilde hayâlümüz
Gîsûlaruñ firâkı helâk eyledi bizi
Boynuña alma ey saçı Leylâ vebâlümüz
Vasf ideli miyân u lebin ol perîveşüñ
Nâzük hayâl ile añılur kîl ü kâlümüz
Geh şi’r ü geh gazel diyü dildâra Bâkıyâ
‘Arz iderüz nezâket ile hasb-i hâlümüz
**********
**********
Gazel
Dün gice dil hânesin bi’l-cümle tenhâ eyledüm
Kapu yapdum gayra kesretden müberrâ eyledüm
Gözlerüm ebr-i bahârî gibi âb efşân idüp
Bâdveş sildüm anı pâk ü mücellâ eyledüm
Perde-i ‘izzet çeküp yakdum mahabbet şem’ini
Sandal-ı rûhı buhûr idüp müheyyâ eyledüm
Bir ciger kalmışdı anı da kebâb itdüm hemân
Dâg-ı hûn-âlûdelerden câm-ı sahbâ eyledüm
Sohbet-i hâs eylemek maksûd idindüm Bâkıyâ
Cânı agâh itmedin cânânı peydâ eyledüm
**********
Gazel
Âb-ı hayât-ı lâ'lüne ser-çeşme-i cân teşnedür
Sun cür'a-i câm-ı lebün kim âb-ı hayvan teşnedür
Can la'lin eyler ârzu yâr içmek ister kanumı
Yâ Rab ne vadîdür bu kim can teşne cânân teşnedür
Âb-ı zülâl-i vasluna muhtâc tenhâ dil degül
Hâk üzre kalmış huşk-leb deryâ-yı umman teşnedür
Bezm-i gamında cân ü dil yandı yakıldı sâkıyâ
Depret elün sür ayagı meclisde yârân teşnedür
Cânâ zülâl-i vaslunı agyâr umar uşşak umar
Âb-ı sehâb-ı rahmete kâfir müselman teşnedür
Giryân o Leylî-veş nola sahrâya salsa Bâkî'yi
Mecnûn'un âb-ı çeşmine hâk-i beyâbân teşnedür
**********
Gazel
Dergâh-ı Hakk'a derd ile âşık niyâzda
Bâtıl tasavvur itmede zâhid namazda
Uşşâk-vâr şevkile huccâc raks ider
Âheng-i âh ü nâlelerümden Hicâz'da
Aşkunla Zühre çerhde gerdun semâda
Hurşîd ü Mâh şevk ile sûz güdâzda
Üftâdeler şikeste vü mecrûh ü pâymâl
Hûbân semend-i nâza binüp tek ü tâzda
Bâkî karîn-i firkatün olmak revâ mıdur
Akrân içinde böyle iken imtiyâzda
**********
Gazel
Derd-i çeşmün gördüğümce derd-nâk eyler beni
Gözlerün derdi senün bir gün helâk eyler beni
Kanlu bağlar gibi dilber bağlamuş hûnî gözüm
Gark-ı hûn âhır o çeşm-i hışm-nâk eyler beni
Dehre-i dehr-i denî bâğ-ı belâda yaşumı
Katre katre akıdur manend-i tâk eyler beni
Zikrini dilden düşürmez sebze-i hâkim kaçan
Dâne-veş dihkân-ı devran zîr-i hâk eyler beni
Pertev-i hüsniyle rûşen mülk-i âlem Bâkî'yâ
Râh-ı aşka mühtedî ol nûr-i pâk eyler beni
**********
Gazel
Dedim bu can mıdır ya beden dedi ik'side
Dedim ki gül müdür ya semen dedi ik'side
Dedim boyun nihâl-i sanevber midir yâhûd
Bâğ-ı iremde serv-i çemen dedi ik'side
Dedim saçın sevâdı vü zülfün girihleri
Anber midir ya müşk-i Hoten dedi ik'side
Dedim lebin ki âb-ı hayât hâcil kılar
Mercan mı ya akîk-i Yemen dedi ik'side
Dedim sadef midir sol ağız yahu dişlerin
Dürrî midir ya dürr-i Aden dedi ik'side
Dedim erişse bir gece Şeyhî Visaline '
Şükrâne can gerek mi ya ten dedi ik'side
**********
Gazel
Dün gice dil hânesin bi’l-cümle tenhâ eyledüm
Kapu yapdum gayra kesretden müberrâ eyledüm
Gözlerüm ebr-i bahârî gibi âb efşân idüp
Bâdveş sildüm anı pâk ü mücellâ eyledüm
Perde-i ‘izzet çeküp yakdum mahabbet şem’ini
Sandal-ı rûhı buhûr idüp müheyyâ eyledüm
Bir ciger kalmışdı anı da kebâb itdüm hemân
Dâg-ı hûn-âlûdelerden câm-ı sahbâ eyledüm
Sohbet-i hâs eylemek maksûd idindüm Bâkıyâ
Cânı agâh itmedin cânânı peydâ eyledüm
**********
Gazel
Câmehâb ol âfeti aldukça tenhâ koynına
Sanuram ebrün girer mâh-ı şeb-ârâ koynına
Subhdem iy fâhte bîhûde efgân eyleme
Çün girersi her gice bir serv-i bâlâ koynına
Niçün ağlarsın felekden bilsem iy şebnem seni
Girmesen bâri hele bir verd-i ra'nâ koynına
Dür dişün vasfında şi'rüm defterin gördi meger
Kim sadef mecmûasını aldı deryâ koynına
Ruhlarun şevkiyle pür-dâg itdi Bâkî sînesin
Bir avuç berg-i gül-i ter koydı gûyâ koynına
**********
Gazel
Bâd şol dem ki gubâr-ı reh-i cânân getürür
Nazar-ı ehl-i dile kühl-i Sıfâhân getürür
Göricek mu’cize-i nakşını sûretger-i Çîn
Götürüp hâme-sıfat barmagın îmân getürür
Çihresinden lebi yâdıyla gelür dil gûyâ
Şarkdan hâce gelür la’l-i Bedahşân getürür
Eşk-i hasret yüzümüz âl ider añdukça lebin
Mey-i gül-gûn içerüz beñzümüze kan getürür
Zülfi endîşesine varma sakın ey Bâkî
Anda mecmu’ ileden ‘aklı perîşan getürür
**********
Gazel
Zülf-i siyâhı sâye-i perr-i Hümâ imiş
İklim-i hüsne anın içün pâdişâ imiş
Bir secde ile kıldı ruh-i âftâbı zer
Hak-i cenâb-ı dost aceb kîmyâ imiş
Âvâzeyi bu âleme Dâvûd gibi sal
Bâki kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş
Görmez cihânı gözlerimiz yârı görmese
Mir'ât-ı hüsni var ise âlem-nümâ imiş
Zülfün esîri Bâkî-i bîçâre dostum
Bir mübtelâ-yı bend-i kemend-i belâ imiş
**********
Gazel
Yârdan cevr ü cefâ lûtf u kerem gibi gelür
Gayrdan mihr ü vefâ derd ü elem gibi gelür
Firkat-ı yâr katı zâr u zebun itdi beni
Döymeyem mihnet-i hicrâna ölem gibi gelür
Uydurup leşker-i uşşâkını ol şâh-ı cihân
Nâz ile salını salını alem gibi gelür
Dil-i pür-hûn elem-i aşkun ile cûş ideli
Çeşme-i çeşmün akan suları dem gibi gelür
Bâkıyâ hangi gönül şehrine gelse şeh-i aşk
Bile endûh u belâ hayl ü haşem gibi gelür
**********
Gazel
Nedür bu handeler bu işveler bu nâz u istiğnâ
Nedür bu cilveler bu şîveler bu kâmet-i bâlâ
Nedür bu pîç pîç ü çîn çîn ü hâm-be-hâm kâkül
Nedür bu turralar bu halka halka zülf-i müşg-âsâ
Nedür bu ârız u hadd ü nedür bu çeşm ü ebrûlar
Nedür bu hâl-i Hindûlar nedür bu habbetü's-sevdâ
Miyânun rişte-i cân mı gümiş âyine mi sînen
Binâgûşunla mengûşun gül ile jâledür gûyâ
Vefâ ummaz cefâdan yüz çevürmez Bâki âşıkdur
Niyâz itmek ana cânâ yaraşur sana istiğnâ
**********
Gazel
Nâm u nişane kalmadı fasl-ı bahardan
Düşdü çemende berg-i dıraht itibârdan
Eşcâr-ı bâğ hırka-i tecrîde girdiler
Bâd-ı hazân çemende el aldı çenârdan
Her yanadan ayağına altun akup gelir
Eşcâr-ı bâğ himmet umar cûy - bârdan
Sahn-ı çemende durma salınsın sebâyile
Âzâdedir nihâi bugün berg ü bârdan
Bâkî çemende haylî perîşân imiş varak
Benzer ki bir şikâyeti var rûzgârdan
Vezni: Mef'ûlü Fâilâtü Mefâîlü Fâilün
**********
Gazel
Gel bâğa temâşâ edegör âb-ı revânı
Seyr eyle nedir sür’at-i ömr-i güzerânı
Neyler seni bildin mi hevâ âkıbet-i kâr
Gör bâd-ı vezân üzre giden berk-i hazânı
Bir câ-yı hatar olmasa âlemde nedendir
Ebrin bu gözyaşı vü berkin hafakaanı
Bâki gider endîşe-i dünyâyı gönülden
Değmez bu kadar rağbete bu menzil-i fânî
**********
Gazel
Eylesin lâ’lini derman dil-i bîmâra meded
Dostlar işte ben öldüm bana bir çâre meded
Güher-i câmı yitirdik bizi gam öldürüyor
Sâkıyâ gel buluver kanda ise ara meded
Zahm-ı sînemden okun pârelerin hep alma
Dursun Allâhı seversen hele bir pâre meded
Gece tenhâ eşiği hâkine yüzler süreyin
Sakının kimse haber vermesin agyâra meded
Mededin kalmadı feryâd ü figaan eylemeğe
Sana kimden ere ey Baki-i bîçâre meded
**********
Gazel
Dil derd-i aşk-ı yâr ile bezmi belâdedır
Kad çeng ü nâle nây u ciğer hûnu bâdedir
Ten hâk-i rehte dîde zülâl-i visâlde
Can âteş-i firâkta hâtır havâdadır
Koçmak nasib olur mu miyânın kemer gibi
Cânâ nite ki hançer-i hicran aradadır
Men’eyleme yanınca sürünsün ko sâye-vâr
Bâki kulun da pâdşehim bir fütâdedir
**********
Gazel
Hoş geldi bana mey-kedenin âb ü havâsı
Billâh güzel yerde yapılmış yıkılası
Zibâ yaraşır hil’at-i nâz ol boyu serve
İki kolumu etsem ana bel dolaması
Dikkatler ile seyr ederiz yâri serâpâ
Görmez mi idik biz de eğer olsa vefâsı
Dünyâ değer ol mâh-likaa dilber-i garrâ
Yusuf’ta dahi yoktur anı hüsn ü behâsı
Meddâh olalı çeşm-i gazâlânına Bâki
Öğrendi gazel tarzını Rûm’un şuarâsı
**********
Gazel
Ezelden şâh-ı ışkun bende-i fermanıyuz cânâ
Mahabbet mülkinün sultân-ı âlîşânıyuz cânâ
Sehâb-ı lütfün âbın teşne-dillerden dirîg itme
Bu deştün bağrı yanmış lâle-i nu'mânıyuz cânâ
Zamane bizde cevher sezdügiçün dil-hırâş eyler
Anunçun bağrumuz hûndur maârif kânıyuz cânâ
Mükedder kılmasan gerd-i küdûret çeşme-i cânı
Bilürsin âb-ı rûy-i mülket-i Osmânîyüz cânâ
Cihanı câm-ı nazmum şi'r-i Bakî gibi devr eyler
Bu bezmün şimdi biz de Câmi-i devrânıyuz cânâ
Vezni:Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün
**********
Gazel
Nev-bahâr oldu gelin azm-i gülistân idelim
Açalım gonca-i kalbi gül-i handân idelim
Komayup lâle gibi elden eyağı bir dem
Mest olup gonce sıfat çâk-ı girîbân idelim
İçelim lâ'l-i müzâbı saçalım cür'aları
Hâk-i gülzârı bugün kân-ı Bedâhşân idelim
Meclis-i ayş ü tarâb hûrrem ü âbâd olsun
Yakalım zerk u riya deyrini viran idelim
Okusun vasf-ı ruh-ı yâr ile Bakî şi'rin
Bülbül-i gülşeni mecliste gazelhân idelim
Vezni:Feilâtün feilâtün feilâtün feilün
**********
Gazel
Kapunda sâ'il olmak gayra mihmân olmadan yegdür
Gedâ-yı kûyûn olmak Mısr'a sultân olmadan yegdür
Kapun meddâhınun bir bende-i fermanberi olmak
Der-i devlet-meâb-ı şehte derbân olmadan yegdür
Kilâb-ı kûyûn ile hemsifâl olup hırıldaşmak
Varup bezminde Tahmâs'un gazelhan olmadan yegdür
Hârâbât erleriyle kâse kâse bade nûş itmek
Nedîm-i meclis-i Fağfur u Hakan olmadan yegdür
Belâ küncinde her şeb âh ü vah itmeklik iy Bâkî
Ümmîd-i vuslat-ı yâr ile şâdân olmadan yegdür
Vezni:Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün Mefâîlün
**********
Gazel
Müje haylin dizer ol gamze-i fettân saf saf
Gûyiyâ cenge girer nîze-güzârân saf saf
Seni seyr itmek içün reh-güzer-i gülşende
îki cânibde durur serv-i hırâman saf saf
Leşker-i eşk-i firâvân ile ceng eylemeğe
Gönderür mevclerin lücce-i umman saf saf
Gökde efgan iderek sanma geçer hayl-i küleng
Çekilür kûyune mürgan-ı dil ü can saf saf
Cami içre göre tâ kimlere hemzânûsın
Şekl-i sakkada gezer dide-i giryan saf saf
Ehl-i dil derd ü gamun ni'metine müstagrak
Dizilürler keremim hânına mihmân saf saf
Vasf-ı kaddünle hırâm itse alem gibi kalem
Leşker-i satrı çeker defter ü dîvân saf saf
Kûyun etrafına uşşak dizilmiş gûyâ
Harem-i Kâ'be'de her canibe erkân saf saf
Kadrüni seng-i musallada bilüp iy Bâkî
Durup el bağlayalar karşuna yârân saf saf
Feilâtün Feilâtün Feilâtün Feilün
**********
Gazel
Hattım hisabın bil dedin gavgalara saldın beni
Zülfüm hayalin kıl dedin sevdalara saldın beni
Geh ebr veş giryan edip geh bad veş püyan edip
Mecnun-ı sergerdan edip sahralara saldın beni
Vaslım dilersin çün dedin lutf edeyin olsun dedin
Yarın dedin birgün dedin ferdalara saldın beni
Yusuf gibi izzette sen Yakub veş mihnette ben
Dil sakin-i beytül hazen tenhalara saldın beni
Baki sıfat verdin elem ettin gözüm yaşını yem
Kıldın garik-i bahr-ı gam deryalara saldın beni
**********
Gazel
Bir lebi gonca yüzü gülzar dersen işte sen
Har-ı gamda andelib-i zar dersen işte ben
Lebleri mül saçları sünbül yanagı berk-i gül
Bir semenber serv-i hoşreftar dersen işte sen
Payine yüzler sürer her serv-i dil-cuyun revan
Su gibi bir aşık-ı didar dersen işte ben
Zülfü sahir turrası tarrar şuh-ı şivekar
Çeşmi cadü gamzesi mekkar dersen işte sen
Firkatinde teşne leb hatır perişan haste dil
Künc-i gamda bi-kes ü bi-mar dersen işte ben
Gözleri sabr u selamet ülkesini tarac eden
Bir amansız gamzesi Tatar dersen işte sen
Bakiya Ferhad ile Mecnun-ı şeydadan bedel
Aşık-ı bi-sabr ü dil kim var dersen işte ben
**********
Gazel
Alayiş-i dünyadan el çekmeye niyyet var
Yakında adem dirler bir şehre azimet var
Uçdı bu fezalardan mürg-ı dil-i nalanım
Aram idemez oldum efkar-ı seyahat var
Nuş eylese bir aşik ta haşre dek ayılmaz
Bezm-i feleğin bilmem camında ne halet var
Bu halet ile ey dil sağ olmada alemde
Derd-ü gamı dilberle ölmekte letafet var
Ser terkine ka'ildir dünyaya gönül virmez
Terk ehlinin ey Baki başında sa'adet var
**********
Gazel
Ebrûlaruñ gamını dil-i nâ-tevân çeker
Şol pehlevâna döndi ki iki kemân çeker
Çeksün livâ-yı saltanat-ı hüsni kadd-i yâr
Ol kâmeti ne serv ü sanavber ne bân çeker
Gelmez vücûda nakd-i visâlün tasavvurı
‘Aşkuñ metâ ‘ı hvâceleri çok ziyân çeker
Hakkâ bu kim berât-ı hümâyûn-ı hüsnine
Ebrû-yı dil-fırîbi ne garrâ nişân çeker
Sürdükçe nizelerle yanuñdan müjeñ dili
Kullâblarla turra-i ‘anber-feşân çeker
Bâr-ı girân-ı gussayı çekmez şu kimse kim
Sahn-ı çemende gül gibi rıtl-ı girân çeker
Bâkî gamuñda hûn-ı ciger yutsa gûyiyâ
Bezm-i safâda câm-ı mey-i ergavân çeker
**********
Gazel
Elemin Kaysa kıyâs itme dil-i mahzûnun
Aklı yoğ idi ne derdi var idi Mecnûn'un
Ey ser-efrâz geçen kimse ne gaddar idügin
Boşuna tokunacak anlayasın gerdûnun
Zîr-i hâk olsa gerek menzilün âhır n'idelüm
Mâline mâlik imişsin tutalum Kârun'un
Mey-i râhat dileyü çekme gam-ı devrânı
Câm-ı gül-reng yiter sana dil-i pür-hûnun
Yâre arz eyleyemez çehre-i zerdin Bâkî
Virdügi rengi görün ana mey-i gül-gûnun
**********
Gazel
Elemin Kaysa kıyâs itme dil-i mahzûnun
Aklı yoğ idi ne derdi var idi Mecnûn'un
Ey ser-efrâz geçen kimse ne gaddar idügin
Boşuna tokunacak anlayasın gerdûnun
Zîr-i hâk olsa gerek menzilün âhır n'idelüm
Mâline mâlik imişsin tutalum Kârun'un
Mey-i râhat dileyü çekme gam-ı devrânı
Câm-ı gül-reng yiter sana dil-i pür-hûnun
Yâre arz eyleyemez çehre-i zerdin Bâkî
Virdügi rengi görün ana mey-i gül-gûnun
**********
Gazel
Gam-ı hattıyla yârun niçe bir dil pür-melâl olsun
Sür iy sâkî ayağı mûr-ı gussa pâymâl olsun
Visâlün bezmine tek mahrem eyle cân-ı mahrûmı
İçerlerse harâmî gözlerün kanum helâl olsun
Yeter sıyt ü sadâ-yı cân-ı nâlânum bu gülzâra
Çemen bülbülleri şimden girü hâmûş u lâl olsun
Ser-i kûyunda ger gavga-yı uşşâk olmasun dirsen
Rakîb-i kâfiri öldür ne ceng ü ne cidâl olsun
Dirîg eyler mi Bâkî cânı kurbân olduğum senden
Fedâ yolındavarı tek heman ıyd-ı visâl olsun
**********
Gazel
Gam-ı hattıyla yârun niçe bir dil pür-melâl olsun
Sür iy sâkî ayağı mûr-ı gussa pâymâl olsun
Visâlün bezmine tek mahrem eyle cân-ı mahrûmı
İçerlerse harâmî gözlerün kanum helâl olsun
Yeter sıyt ü sadâ-yı cân-ı nâlânum bu gülzâra
Çemen bülbülleri şimden girü hâmûş u lâl olsun
Ser-i kûyunda ger gavga-yı uşşâk olmasun dirsen
Rakîb-i kâfiri öldür ne ceng ü ne cidâl olsun
Dirîg eyler mi Bâkî cânı kurbân olduğum senden
Fedâ yolındavarı tek heman ıyd-ı visâl olsun
**********
Gazel
Göñül tekmil-i fenn-i ‘aşk iden üstâd-ı kâmildür
Anuñ yanında kimdür Kûh-ken Mecnûn ne câhildür
‘Îzâr-ı yâre ay ile yanaşdı zülf-i Hindûsı
Velî ayrılmadı yanından anuñ bir nice yıldur
Sürâhî üştür-i ser-mestdür gerden-firâz olmış
Lebüñ şevki ile câm-ı şarâb-ı nâb kanzildür
Degül dâg-ı siyehler nüshalardur hırz-ı cân içün
Nişân-ı darb-ı tîguñ sînede bend-i hamâ’ildür
N’ola rahm eylemezse Bâkıyâ ahvâl-i ‘uşşâka
Dil-i sengîni cânânuñ rakîbe katı mâ’ildür
**********
Gazel
Göñül Yûsuf gibi çâh-ı zenahdânuñda kalmışdur
Halâs eyle benüm şâhum ki zindânuñda kalmışdur
Metâ’-ı vasluña cândan hırîdâr olmak ister dil
Hemân ey hâce ancak şübhe hicrânuñda kalmışdur
Begüm merdümlik it kendü ciger-gûşeñ gibi besle
Yaşum tıfl-ı yetîmüñdür ki dâmânuñda kalmışdur
Benüm’çün acıyup aglar görenler zahm-ı şemşîrüñ
Baña itdüklerüñ ey hûnî hep yanuñda kalmışdur
Re’îs-i bahr-i nazm olduñ bu gün ‘âlemde ey Bâkî
Gazel dimek senüñ tab’-ı dür-efşânuñda kalmışdur
**********
Gazel
Gül gülse dâim ağlasa bülbül aceb degül *
Zîrâ kimine ağla demişler kimine gül
Pâkize-tab'u sâf-dil ü pâk-meşrebüz
Hüsnün güline düşse nola jâle-veş gönül
Bezm-i safâ vü ayşa salâdur bilenlere
Sıyt u sadâ-yi bülbül ü berg ü nevâ-yı gül
Hüsn-i ruhunla lûtf-ı lebünden haber virür
Hep âb u tâb-ı cevher-i câm u safâ-yı mül
Bâkî acûz-i dehre er olmaz zebûn olan
Merdân-ı râh-ı aşk dimezler ana recül
**********
Gazel
Her cefâ kim eyledün geldi vefâlar bilmiş ol
Rûha râhatdur gamun câna safalar bilmiş ol
Gerçi ser-gerdân idüp saludn belâ gird-âbına
Yüz çevürmezler kadimî âşinâlar bilmiş ol
Yanuna kalur ne kılsan padişehsin dostum
Şânuna lâyık degül ammâ cefâlar bilmiş ol
Rişte-i cânumda zülfün bir girih bend itdi kim
Halline kâdir degül müşkil-güşâlar bilmiş ol
Pister-i hicrânda dâim zâr ü bîzâr olmada
Ölmege cânlar virürler mübtelâlar bilmiş ol
İltifâtun Bâkî'yi dünyaya mahsûd eyledi
Hep senündür çekdügi derd ü belâlar bilmiş ol
**********
Gazel
Hâr-ı gamda ‘andelîb eyler figân u zârlar
Goncalarla salınur sahn-ı çemende hârlar
Bende-i fermân olup gîsû-yı kâfir-kîşüñe
Hidmete bil baglayupdur ey sanem zünnârlar
Goncaâsâ kan ile tolmış göñüller açmagı
Leblerüñden ögrenür var ise şîrînkârlar
Sünbül-i ter zülfüñüñ Hindî gulâmıdur senüñ
Hâksârıdur gül-i ruhsâruñuñ gülzârlar
Fürkatüñde tañ mı şeftâlu dilerse cân u dil
Mîve-i bî-vakt iderler ârzû bîmârlar
Hâl-i yâruñ müşg bir hûnîn kefen maktûlidür
Âl vâlâya sarupdur sanmañuz ‘attârlar
Hak budur Bâkî nazîr olmaz bu mu’ciz nazmuña
Şi’re âgâz itseler şimden girü sehhârlar
**********
Gazel
Her kaçan göñlüme fikr-i ‘ârız-ı dil-ber düşer
Gûyiyâ mir’âta ‘aks-i pertev-i hâver düşer
Ger ölürsem hasret-i kaddiyle ol servüñ beni
Bir yire defn eyleñüz kim sâye-i ‘ar’ar düşer
Tañ mı gam öldürse meydân-ı melâmetde beni
Bu neberd-i ‘aşkdur anca dil-âverler düşer
Anuñ içün varmazam ben kûyuña giryân olup
Hâk-i rahuñ korkaram cânâ gözümden ter düşer
‘Ârız u ruhsâruñı vasf itse Bâkî her kaçan
Şi’ri ey gül-çihre anuñ böyle rengînter düşer
**********
Gazel
Korkum oldur göz dege hâk-i der-i cânânuma
Yogsa kühlâsâ çekerdüm çeşm-i hûn-efşânuma
Bâgda dûlâbı çok çekdi çevürdi bâgbân
Öykünür diyü gamuñda nâle vü efgânuma
Çeşm ü ebrû hâl-i Hindû zülf-i câdû bulsa ger
Öykünürdi âfıtâb ol âfet-i devrânuma
Düşmese agzumdan ol şîrîn-dehânuñ lebleri
Vasf-ı la’lin turmasam zikr eylesem yârânuma
Yâr defterden yine Bâkî kazınmak var dimiş
Yañlış añlatmış ‘adûlar ben kulın sultânuma
**********
Gazel
Dil kayd-ı ‘aklı selb ideli şâd olup gider
San tıfldur ki hvâceden âzâd olup gider
Ma’mûre-i derûnı harâb itdi gam velî
Mahrûsa-i mahabbetüñ âbâd olup gider
Kûyuñ yolında döne döne akdi göz yaşı
Seyl-âb-ı dîde Dicle-i Bagdâd olup gider
Erbâb-ı ‘aşka sabr u tesellî tarîki yok
Varan harîm-i kûyuña nâ-şâd olup gider
Biz tâlib-i teveccüh-i ikbâl-i rûzgâr
Gül-berg-i bâg-ı ‘ömr ise ber-bâd olup gider
Bîhûde yire cevri güzeller çog itmesün
Bâkî cefâ vü mihnete mu’tâd olup gider
**********
Kıt'a
Emrînüñ iñen avreti hîç evde oturmaz
Ol bilüp ider hidmetini kendü eliyle
Oglancugı yestehliyicek kalkar o miskîn
Kendüsi siler bokını saçı sakalıyla
**********
Gazel
La’lüñ göricek kana döner gözden akanum
Oynar yüregüm derd ile diñmez hafekânum
Zerd oldı yüzüm derd ile san kim yerekândur
Lutf eyle begüm dökme benüm yok yire kanum
Âhum tolanur subha degin gökleri kat kat
Kûyuñ yörenür döne döne eşk-i revânum
Cânâne giden nâmedeki mühr degüldür
Ardınca kalur reşk ile çeşm-i nigerânum
Cânum özenür kim komaya şîşede Bâkî
Meclisde didüm ben de görince koma cânum
Mef’ûlü mefâ’îlü mefâ’îlü fa’ûlün
**********
Matla
Bu devr içinde benem pâdişâh-ı mülk-i suhan
Bana sunıldı kasîde bana virildi gazel
**********
Gazel
N’ola dehr içre nişânum yog ise ‘Ankâyem
Ne ‘aceb seyl gibi çaglamasam deryâyem
Göze göstermez ise tañ mı beni her ednâ
Ki nazar fark idecek mertebeden a’lâyem
İltifât eylemezem zerre kadar nâ-dâne
Âsmân-ı hünere mihr-i cihân-ârâyem
Süretâ gerçi gedâ şeklin urındum ammâ
Mesned-i memleket-i ma’rifete Dârâyem
Bâkiyâ dîn-i Muhammed hak içün ‘âlemde
Dem-i cân-bahş ile nazm içre bu gün ‘İsâyem
**********
Gazel
Dil derdini gamınla dil-afkar olan bilir
Bîmâr halini yine bimar olan bilir
Aşkın gamıyla sırrını eşk-i revânımın
Cûyâ-yı yâr âşık-ı dîdâr olan bilir
Asîb-i rüzgârı gülistan-ı dehrde
Sen serv-i gül-izara hevâdar olan bilir
Can acısını haste-i derd-i firâk olup
Dildâde-i nigâr-ı sitemkâr olan bilir
Sevdâ-yı zülf-i yâr ile Bâkî ne çekdiğin
Bend-i kemend-i aşka giriftâr olaln bilir
**********
Gazel
Reh-i mey-hâneyi kat’ itdi tîg-i kahrı sultânuñ
Şu gibi arasın kesdi Sıtanbûl u Kalâtânuñ
Miyân-ı âb u âteş oldı cây-ı keştî-i sahbâ
Baturdı rüzgâr âyîn-i ‘ayşın bezm-i rindânuñ
Yakan âb üzre âteş sanmañuz keştî-i sahbâyı
Şu’â’-i tîg-i kahrından tutışdı Şeh Süleymânuñ
Hilâlâsâ fürûzân oldı bahr-i nîl-gûn üzre
Şafakdan dem urur âb-ı şarâb-âlûdı deryânun
Semâ’-ı çeng ü nây u devr-i sâgar devleti döndi
Safâsın süre gör ey sûfî-i sâlûs devrânuñ
Şarâb-ı nâbdan humlar tehî hum-hâneler tenhâ ‘
Aceb hâlîligin buldı riyâ ehli bu meydânuñ
Şu meclis içre kim dâ’im tokuz peymâne devr eyler
Ne deñlü ola ey Bâkî zamân-ı ‘ayşı insânuñ
**********
Gazel
Rindler câmuñ habâbâsâ yüzine bakdılar
Mey gibi sâkî-i bezmüñ ayagına akdılar
Keştî-i sahbâ keş-â-keşden halâs olmaz dahı
Tutdılar kanlu gibi muhkem resenler takdılar
Raht u bahtın zevrakuñ hışm âteşine yakmaga
Vardılar gammâzlar şâh-ı cihâna çakdılar
Bir iki mismârına var ise göz dikdüñ diyü
Başına gammâzuñ erbâb-ı zarâfet kakdılar
Bâkıyâ kılsun mu’attar bezm-i âfâkı nesîm
Pâdişâhuñ micmer-i ‘adlinde sandal yakdılar
**********
Gazel
Ruhuñ âteş hat u hâlüñ bahûr-ı misk ü ‘anberdür
Ham-ı zülf-i siyâhuñ halka halka dûd-ı micmerdür
Benüm dûd-ı kebûd-ı nâr-ı âhum başdan aşmışdur
Senüñ zülf-i siyâhuñ ayaguñla bas ber-â-berdür
Düşüp ol kadd-i bâlâdan döşenmiş hâk-i râh üzre
Mu’anber zülfi gûyâ sâye-i serv ü sanavberdür
Göñül tîg-i müjeñden yüz çevürmez ey gözi âhû
O bir şemşîr-i bürrâna varur şîr-i dil-âverdür
Zer-i hâlis gibi rengîn olup gitmekde eş’âruñ
Elüñde hâme ey Bâkî meger kibrît-i ahmerdür
**********
Gazel
Sâkiyâ kalmaz imiş çünkü bu sohbet bâkî
Mey-i gülgûn içelüm bâde-i cennet bâkî
Hâbda almış idüm bûs-i leb-i cânânı
Can dimâgında dahi şimdi o lezzet bâkî
Beni öldürdi firâkun meded iy dost yetiş
Hele bir pâre dahi tende harâret bâkî
Ağlamazdum bu kadar zâr ü zebûn olduguma
Kalsa bir pâre gamun çekmege tâkat bâkî
Bâki ölsün yoluna pâdişehüm sen sağ ol
Baht pâyetnde Hudâ yâr ü saâdet bâkî
**********
Gazel
Sîne-i âşıkda sırr-ı lal-i cânân gizlemiş
Kân-ı ebdân içre ol kim cevher-i cân gizlemiş
Dilde şol âşık ki sırr-ı aşkun itmişdür nihân
Gûşe-i virânede genc-i firâvân gizlemiş
Dilde mihr-i hâtem-i lalün nihân itmiş rakîb
Dîv işitdük bir zamân mühr-i Süleymân gizlemiş
Sîne çok seyr itdük ey dil var ise ol sîm-ber
Sihr ile koynında kurs-ı mâh-ı tâbân gizlemiş
Bin hicâb-ı kibriyâ ardında göstermez yüzin
Kendüyi gözlerden ol sultân-ı hûbân gizlemiş
Hep mezâhir üzre zâhir çeşm-i nâzırdan nihân
Kendü envârında kendin mihr-i rahşân gizlemiş
Nükte-i lâl-i revân-bahş ile ey Bâkî yine
Zulmet-âbâd-ı midâdun âb-ı hayvân gizlemiş
**********
Gazel
Sîneye çekmege bir serv-i dilârâm olsa
Serkeş olmasa igen âşıkına râm olsa
Biz dahi kailüz insâfa dilâ bûs ü kenâr
Her gün olmazsa hele bâri her ahşâm olsa
Mevsim-i gülde nolur medrese vü mescidden
Leb-i cûy ü leb-i cânân ü leb-i câm olsa
Künc-i meyhâne ile gûşe-i gülşen birdür
Sâkı-i lâle-izâr ü mey-i gülfâm olsa
Terk iderdi mey ü mehbûb hevâsın Bâkî
Cânda sabr u dil-i âvârede ârâm olsa
**********
Gazel
Söylemez küsmiş bana cânâna söylen söylesün
Neyledüm ol yârı âlîşâna söylen söylesün
Nâz-ıla güftâra gelmezse helâk eyler beni
Ol cefâ vü cevri bî-pâyâna söylen söylesün
Derd-i aşkı gayrdan sorman ne bilsün çekmeyen
An yine âşık-ı nâlâna söylen söylesün
Hârı zahmından neler çektüğümi gülzârda
Bâg-bân bülbül-i giryâna söylen söylesün
Bâkıyâ dil durmasun güftâra tâkat kalmadı
Vaktidür ol hüsrev-i devrâna söylen söylesün
**********
Tahmis
Aceb ol şâh-ı zâlim âşıkın hûnuna kanmaz mı
Bu denlü nâle bir gün ana te'sir ede sanmaz mı
Kıyamet yok mudur sanur yahud haşre inanmaz mı
'Beni candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı
Felekler yandı âhımdan murâdım şem'i yanmaz mı'
Dem-a-dem o gül-i handân edercan bülbülün seyrân
Nasîbi ellerin ihsân benim endüh-i bî-pâyân
Eder gayrileri handan beni bin derd ile giryân
'Kamu bîmârına cânân devâ_yı derd eder ihsân
Niçin kılmaz bana dermân beni bîmâr sanmaz mı'
Duyuldu râz-ı pinhânım tükenmez ah u efgânım
Yıkıldı kalb-i vîrânım feragat üzredir canım
Akar eşk-i firâvânım çıkar eflâke nâlânım
'Şeb-i hicran yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım
Uyarır halkı efgânım kara bahtım uyanmaz mı'
Olaldan dilde gam mesken huzûrum gitti âlemden
Görünür çeşmime gülşen belâ-yı aşk ile külhen
Nice demler o sîmin-ten haber almadı dâmîden
'Gamım pinhân dutardım dediler yâre kıl rûşen
Desem ol bî-vefâ bilmem inanır mı inanmaz mı'
firâk- ârız-ı gül bu eder can bülbülün sayru
Gözümden devr dürer incü figanımdan cihân memlû
Ruhun gördükçe ey meh-rû sirişkim saçılır her su
'Gül-i ruhsârına karşu gözümden kanlu akar su
Habîbim fasl-ı güldür bu akan sular bulanmaz mı'
rûhun seyreyleyen âkil olursa mest-i lâ-ya'kil
Değildir sevmemek kâbil mahabbet etmemek müşkil
Ne denlü olsa sengin dil sarakdı meyl eder hâsıl
'Değildim ben sana mâil sen ettin aklımı zâil
Bana ta'n eyleyen gâfil seni görgeç utanmaz mı'
Kulun Bâkî şeker-hâdir lebin vasfında güyâdır
İşi seyr ü temâşâdır ser-i kûyında gavgadır
Gedâ-yı bîser ü pâdır garîb-i deşt-peymâdır
'fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır
Sorun kim bu ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı'
**********
Tahmis-i Gazel-i Hazret-i Sultan Süleyman Han
Câme-i sıhhat Hudâ'dan halka bir hil'at gibi
Bir libâs-ı fâhir olmaz cisme ol kisvet gibi
Var iken baht ü saâdet kuvvet ü kudret gibi
Halk içinde mu'teber bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi
Ehl-i vahdet kînâtun âkıl ü dânâsıdur
Merd-i fâriğ âlemün mümtâz ü müstesnâsıdur
Gör ne dir ol kim sözi gûya Mesîh enfâsıdur
Saltanat didükleri ancak cihan gavgasıdur
Olmaya baht ü saâdet dünyede vahdet gibi
Tâat-i Hak mûnis-i bezm-i bekadur âkıbet
Sıhhat-i cân u beden senden cüdâdur âkıbet
Bâd-ı sarsardur fena âlem hebâdur âkıbet
Ko bu ayş ü işreti çünkim fenâdur âkıbet
Yâr-ı bâkî ister isen olmaya taât gibi
Âlemi gözden geçürsen eylesen bin yıl rasad
Devr içinde durmasan görsen hezârân nîk ü bed
Her tarafdan aksa dünyâ mâlı gelse lâ-yüad
Olsa kumlar sağışıncaömrüne had ü aded
Gelmeye bu şîşe-i çerh içre bir sâat gibi
Menzil-i âsâyiş-i ukbâya istersen vusûl
Hubb-i dünyâdan ferâgat gibi olmaz doğru yol
Şâdman erbâb-ı uzlettir hemân Bâkî melûl
Ger huzur itmek dilersen ey Muhibbî fâriğ ol
Olmaya vahdet makâmı gûşe-i uzlet gibi
**********
Gazel
Yazdı bahâr âyet-i hüsnüñ varak varak
Gül mushafından okudı bülbül sebak sebak
‘Aşkuñ yolında bulmadı dil emn ü râhatı
Tâtâr-ı gamzeñ eyledi yagmâ konak konak
Yâd-ı lebüñle ‘işret içün büstânlara
Allâh çekildi bâde-i gül-gûn kabak kabak
Dün gice ol gazâli kaçurmış rakîb-i seg
İtler gibi aradı bulınca yatak yatak
Kaddüñ nihâli ruhlaruñ alı gerek bize
Gül deste deste tâze fidanlar kucak kucak
Mesken tutalı ol ham-ı ebrûda çeşm-i yâr
Âşûb u fitne gizlenür oldı bucak bucak
Bâkî işigi hâkine düşmiş niyâz ider
Miskin fütâde ‘âşık-ı bî-dil babak babak
**********
Gazel
Zâhidâ ibret gözin aç sûret-i zibâya bak
Bir nazar âyine-i sun-ı cihân-ârâya bak
Dildür ol bahr-i hakikatden vücûdun mülkine
Şol derûnun âleminde mevc uran deryâya bak
Baht-ı bî-bünyâd içün renc-i talebden fâriğ ol
Bâri bir kaç gün huzûr-ı kalb ile dünyâya bak
Câm-veş kimdür bu bezm içre ciger-hûn olmayan
Gonca-i gül-zârı seyr it lâle-i hamrâya bak
Hâl-i zâr-ı Bâkî-i bî-dilden istersen nişân
Kâmet-i çeng-i dü-tâya rûy-ı zerd-i nâya bak